Hüsnü: Terbiyesiz adam utanmıyormusun gizli numaradan aramaya...
Muro: Doğru konuş ulan, madem ki gizli numaraya alerjin var 2 dakika delikanlı ol açma telefonu..
Hüsnü: Sen benim hayatımla niye oynuyorsun lan..
Muro: Oğlum adam gibi konuş benle sıkmayım kafana deliii...
Hüsnü: Terbiyesiz, insanların hastalıklarıyla dalga geçmeye utanmıyormusun. Kimsin sen, kimsin..
Muro: Benim ben tanıyamadın mı?
Hüsnü: Ses aslında yabancı değil.
Muro: Muro desem, Örgüt desem, Metropol sorumlusu desem.
Hüsnü: Demekle olunmuyor kardeşim. O musun değilmisin?
Muro: Üstüne bastın ayağını kaldır..
Hüsnü: (ayağını kaldırır) Ne var ne istiyorsun peşime düşmüşsün.
Muro: Kardeşim, işbirliği yapmaya geliyoruz kaçıyorsun bizden. Hüsnüü sana hayatının fırsatını, bilgisini verecem... hazır mısın?
Hüsnü: Nedir?
Muro: Telefonda söylenir mi lan Allah ın Delisi, dediğim yere gel yalnız gel, başka deliyi peşine takıp gelme.
Hüsnü: Ama terbiyesizlik yapıcaksanız...
Muro: Bırak lan sen benim terbiyemi.. Nato yolunu biliyormusun?
Hüsnü: Biliyorum...
Muro: Tabi bilirsiniz Natocular sizi,Bir kerede barışın yolunu bilin, Bağımsızlık yolunu bilin, kardeşlik yolunu bilin, dostluk yolunu bilin. (muro burada gaza gelmiştir. ) yaz adresi.
Hüsnü: Yazıyorum... (duvara yazar)
Muro: Yürü Hacı Muroo gidiyoruz, Atla lan yıldırım..
Yıldırım: Başkanım, Nereye gidiyoruz?
Muro: Yüreyiğinin götürdüğü ve kozmozun bizi sürüklediği yere. atlaaa. ( şarkısını patlatır)
ran ran ranaaanaa başımm belaaaadaaaa, tabancamı unutmuşum helaaaadaaa, nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakkarr. başım belaaadaaa, üzerime kan sıçramış döverkenn uykularım yarıdaaaa kalmışşş...
Muro: Hayırdır hüsnüü belini mi incilttin.
Hüsnü: Ani bir hareketinizde hiç düşünmeden sıkarım.
Muro: Allah aşkına ne sıkıyorsun, limon mu sıkıyorsun. Al bu kağıdı, Asitli niritin geçeceği yer, bu pick-up ın plakası buda malın götüreleceği adres. vallaaa bilmiyorum muro sizin için ne yapsın.
Hüsnü: Sen bunu niye yapıyorsun, niye örgütünü satıyorsun
Muro: Ya illa iç işlerimize karışacaksınız dime, ya bi mevzudan da uzak durun bee, örgüt benim değil mi ister alırım ister satarım, sanane..
Hüsnü: Bence içinde bir insan sevgisi var, kötü adama benzemiyorsun, gel teslim ol
Muro: Nalet olsun bütün yüz hatlarıma yayılıp, delilere bile gözüken insan sevgime, bir devrimci ölür ama asla teslim olmaz, gel sen devrimci ol.
Hüsnü: Çok yoğunum, işim var
Muro:Dünya işi kardeşim biter mi? İnsan bir teşekkür eder deliii,
Yıldırım: Başkanım şimdi nereye gidiyoruz
Muro: Ameliyata, içimdeki insan sevigisini aldırmaya, oğlum nereye olacak bu deli dediklerimizi yapacak mı yapmayacak mı onu anlamaya... yürüüü
Nine: ooooo çetooo hoş gelmişsen.
Çeto: hoş geldim ama eli boş gelmedim nene, ver öpeyim elini,
Nine: Ne zahmet ettin çetoo
Çeto: Ağzımız tadlansın diye burma kadayıf aldım nine.
Nine: Oğlum bu helal mi haram mı hangi parayla aldın?
Muro: Şerrrefsizz...
Çeto: Anamın yolladığıyla aldım nene helal helal...
Nine: Hadi geç içeri geç, seninkiler içeride..
Muro: Anan nasıl çetoooo
Çeto: Başkanım ...
Muro: Çeto 9 kusurlu hareketten, kaç tanesini yaptın?
Çeto: 9 kusurlu derken başkanım...
Muro: Yıldırım arkadaş sen say bakalım...
Yıldırım: Başkanımm birincisi ezilen halkımızın elini öpmesi, madem ezilmiş sende ez.
Muro: tüüü. oturun lennn, düzeltiyorum yıldırım düzeltiyorum. ve düzeltmekten yılmıyorum,çünkü bu düzeltmekte devrimin bir süreci, korkarım ki bu süreç ya sizin ya da benim ömrümü yiyecek, birincisi feodal itaat kültürü, başı dik halkımızı her gördüğü otorite karşısında eğilmeye itmiştir,
Çeto: Yıldırımın nenesinin nesi otorite başkanım
Muro: Manevi otorite, küçükken en çok kimden dayak yedin çetooo?
Çeto: Nenemden.
Muro: Al buyur işte, feodal kalıntıların seni gün gün eritmeye devam ediyor, ikincisi tatlı getirmişsin, bu subjektif bir ajanlıktır,
Çeto: Başkanım dedim ki tatlı yiyelim tatlı konuşalım.
Muro: Evet bu iyi niyetli bir davranış bunu affediyorum... pekii devrimci yalan söyler mi?
Çeto: Büyük lider lenin rusları kandırmadı mı başkanım?
Muro: Neee dedii para anamdan geldi helaldir mi dediii, terbiyesiz, cevizli mi fıstıklı mı?
Çeto: Lenin mi annesi mi başkanım?
Muro: Kadayıf diyorum çeto kadayıf. şekerim yerlerde nalet olsun
Yıldırım: neeeneee kadayıfı yetiştir başakanımın şekeri düşmüş
Nene: Patlamasın geliyor..
Muro: İçimde insan sevgisi olmasa şu neneyi boğazlayacam amaaa.
Çeto: Başkanım kadıncağıza eroin parası bu denir mi.
Muro: Sende ne arıyor eroinin parası çeto?
Çeto: Dört bi koldan para topluyoruz başkanım, bu lider yurt dışına mı kaçacak ne?
Muro: Nereye kaçıyor, üst tarafı besliyor, ama ben onu kurşunla besleyecem, ağzına ağzına dolduracam şerefsizim...
Çeto: Başkanım taktik diyorsun, strateji diyorsun, çözümleme diyorsun, metropol tilkisiyim diyorsun çatalı lidere değil kadayıfa batırıyorsun.
Muro: Senin bu adamın yıldırım bir halt becerebiliyor mu çeto, bir komprador uşağı deliyle başkanına bir görüşme ayarlamaktan aciz bir adamın var,
Çeto: Komprador uşağı deli derken?
Yıldırım: Hüsnü Yalınkuşak
Çeto: Yalınkılıç beceriksiz.
Muro: Ben isim verdim mi?
Yıldırım: yooo ben verdim başkanım
Muro: Niye veriyorsun bu gambazcının yanında?
Çeto: Başkanım, gerçekten devrimci duygularım kırılıyor.
Muro : beni manipule etme çetin, ben bu deliye ulaşamazsam alemdar polat nasıl basıcak eroin çiftliğini?
Yıldırım: Başkanım bütün stratejiyi verdiniz..
Muro: İyi yaptım, söz konusu olan çetonun devrimci duyguları.
Çeto: Teşekkür ederim başkanım, bu jestinize karşı bir jeste ben yapacam, (cebinden kağıtlar çıkarken uygunsuz bir fotoğraf düşer)
Muro: Terbiyesiz... Nalet olsun benim içimdeki bu çeto sevgisine, senin kafana sıkmıyorum ya kozmoz benim belamı versin.
Çeto: Ben jest diyorum sen bela diyorsun başkanım. Al işte deli hüsnü nün cep numarası
Muro: Çetoo , kedi olalı ilk defa bir fare tuttun, seni devrimci pislik seniii, laaann gundiii
Yıldırım: Başkanım bu kadayıfın dibi biraz tutmuşmu? siz ne diyorsunuz?
Muro: Şerbeti az..
Çeto: Afiyet olsun başkanım
Muro: Sanada olsun kesene bereket
BUYRUN BAKALIM......