İŞTE SORULAR VE CEVAPLAR
Merhaba Necati Bey,
Öncelikle şu son bölümdeki bıçaklanma sahnesinden bahsetmek istiyoruz.
Polat ölür mü? Son bölüm hakkındaki düşüncelerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Polat ölür mü ölmez mi göreceğiz. Ölmez inşallah. Size şu bıçaklanma sahnesi ile ilgili bir hikaye anlatmak istiyorum.
“Eski zamanda kervanlar olurmuş. Bu kervanlardan birinde yolculuk yapan iki kişi birbirini yoldaş edinmiş. İki yoldaş sohbet ederek yürürken biri diğerine ağzın kokuyor demiş. Her ne kadar istemeyerek ağzından kaçırmış olsa da yoldaşını çok üzmüş. Ağzın kokuyor diyene bir bıçak uzatmış ve beni sırtımdan vur demiş. Arkadaşı ne olduğunu anlamamış. Sen benim arkadaşımsın niye seni bıçaklayayım demiş. Ne yaptıysa arkadaşını vazgeçirememiş. Bıçağı veren demiş ki eğer benim arkadaşımsan, dostumsan dediğimi yap, beni bıçakla. Arkadaşı da bıçaklamak zorunda kalmış. Yolculukları bittikten sonra da bir daha görüşememişler. Aradan yıllar geçmiş ve bu iki arkadaş yolda karşılaşmış. Bıçaklayan hemen sormuş nerelerdesin sen? Yaran nasıl oldu? Bıçaklanan demiş ki: Sırtımdaki yara geçti ama yüreğimdeki yara geçmedi.”
Polat o çocuğa merhamet etti, acıdı, yanına aldı. Ama o Polat’ı sırtından vurdu. Asıl darbeyi sırtına değil merhametine vurmaya çalıştı. Önemli olan sırtındaki yara değil gönlündeki yaradır.
Yıllar önce bir şiir kitabı çıkarmışsınız. Çoğaltıp akrabalarınıza, arkadaşlarınıza dağıtmışsınız. Peki, şimdi bu kitabı hayranlarınızla paylaşmak gibi bir düşünceniz var mı?
O kitabı 20 yaşında tamamlayacağım demiştim ve tamamladım. Kitabı tabi ki hayranlarımla paylaşmak isterim ama işin içinde yanlış anlaşılmak da var. Bugünün gözüyle benim bile eleştireceğim birçok yeri olabilir. Yeniden dizayn etmem gerekiyor. Ama yeniden dizaynla uğraşacak pek zamanım yok.
Peki hiç aşık olmadan “aşk bünyede tahribat yapıyor” diye aşk üzerine düşüncelerinizi okuduk. Aşkı yaşamayan biri o duyguyu şiirlerine yansıtabilir mi sizce?
Aşkı yaşamadım ama şiir yazmak için illa aşık olmak gerekmiyor diye düşünüyorum. Çevremde aşık olan çok kişi gördüm. Aşkın onlara neler yaptırdığını gördüm. Aşık olanlarla empati kurarak bu şiirleri yazdım.
Kurtlar Vadisi izleyicileri eski oyuncuların dizide tekrar hatırlanmasını istiyor. Özellikle de Polat’ın Elif, Çakır, ve Seyfo Dayı’nın mezarlarına gitmesini istiyorlar. Siz bu durumu nasıl karşılıyorsunuz?
Elif karakterine zaten yer veriyoruz, ayrıca mezarına da gittim. Diğer karakterlerin mezarlarına da Elif kadar sık olmasa da gittim. Bana göre önemli olan karakterlerin hatırlanmasından çok onların emanetlerine sahip çıkmaktır. Bu bir vefa değil midir? Bir bölümde Polat’ın Çakır’ın mezarına gitmesindense onun emaneti olan Memati’ye sahip çıkması daha önemlidir.
Aynı şekilde Erhan’da Seyfo Dayı’nın emanetidir. Biz bu emanetlere sahip çıkarak sevgimizi anlatmaya çalışıyoruz zaten.
Kurtlar Vadisi izleyicilerinin Polat Alemdar karakterinden etkilendiğini düşünüyor musunuz?
Olumlu yönde etkilendiklerini düşünüyorum.
Kendi dublajınızı yapmayı, kendi sesinizle oynamayı düşünür müsünüz?
Kurtlar Vadisi’nin birinci bölümüne başladığımızda Amerika’dan yeni dönmüştüm. Ses tonumun çok beğenilmesine rağmen uzun yıllar Amerika’da yaşamamdan dolayı melodili konuştuğum söyleniyordu. Bu yüzden seslendirmemi ilk başlarda Arda adında bir arkadaşımız yaptı. Daha sonra bu görevi Umut Tabak devraldı. Halen seslendirmemi Umut Tabak yapıyor. İzleyici bu sese alıştığı için Kurtlar Vadisi’nde seslendirme yapmayı düşünmüyorum. Kurtlar Vadisi dışındaki bir yapımda kendi seslendirmemi yapmak isterim.
Hayranlarınız tarafından Pana Film’e bırakılan notlar, hediyeler size iletiliyor mu?
Evet, sağ olsun arkadaşlarımız iletiyorlar. En son doğum günüm dolayısıyla bir defter hazırlanmıştı. Bana iletildi ve okudum.
Dublör kullandığınız sahneler oldu mu?
Evet, şimdiye kadar iki sahnede dublör kullandım. Ama bir tane sahnemiz vardı ki dublörler bizi izledi ve alkışladı. Memati ile bir patlama sahnesinde kamera açısı gereği dublör kullanamadık. Çekimlerden sonra dublör arkadaşlar gelip bizi tebrik etti. Dublörü kendimden çok ekip arkadaşlarım için kullanıyorum. Küçük bir rahatsızlık geçirip çekimlere katılamazsam dizi bir hafta yayınlanamaz. Bir hafta yayın olmaması demek ekip arkadaşlarımın kazancının bir hafta ertelenmesi demektir.
Necati Şaşmaz hakkında çıkan olumsuz haberleri bile büyük bir soğukkanlılıkla ve efendiliğini bozmadan karşılıyor. Sizi eleştirenlere verecek bir cevabınız var mı?
Meyve veren ağaç taşlanır. Onlar istedikleri kadar taşlasınlar bizde meyve çok.
Halk neden Kurtlar Vadisi’ni bu kadar çok sahiplendi? Sanki yaşananlar gerçekmiş gibi birçok düşünceye kapıldık. Bunun sebebi nedir?
Halk aslında her şeyin bilincinde. Ben Necati Şaşmaz olarak sete gelip Polat kıyafetimi giyip oynuyorum. Örnek vermek gerekirse bir burun kanama sahnesi vardı. İnandırıcılığı artsın diye boyayı sinüslerime kadar çektim. Babaannem diziyi izledikten sonra hemen aradı. Ne oldu sana iyi misin diye. Bu son bıçaklanma sahnesinde de aynı tepkiyi aldım. Demek ki insanlara olayın gerçekçiliğini yansıtabiliyoruz. Herkes Necati’nin bu olayları gerçekte yaşamadığını biliyor ama sahiplenme içgüdüsü böyle bir şey işte.
Necati Şaşmaz’ın İngilizce bilmeden Amerika’ya gitmesinden daha büyük bir çılgınlığı varsa nedir?
Oyunculuktur herhalde.
En son ne zaman otobüse bindiniz?
Otobüse binmeyeli çok oldu. Oyunculuktan önce de çok sık otobüse binmezdim.
Halkın arasında rahat dolaşabilmeyi özlediniz mi?
Evet.
Necati Şaşmaz tiyatroda oynar mı?
Oyunculuk dönemimde Sönmez Atasoy, Osman Wöber, Erdem Ergüney gibi birçok tiyatro kökenli oyuncu ile kamera karşısına geçtim. Sağ olsunlar hepsi oyunculuğumu geliştirmemde yardımcı oldular. Necati Şaşmaz tiyatroda oynayabilir mi derseniz evet oynayabilir ama oynamak ister mi henüz karar vermiş değil.
Polat Alemdar dizide ney çalsa nasıl olur?
Ney çalmak Polat karakterine uygun düşmez. Gördüğünüz gibi Ömer Baba karakterine daha uygun.
Necati Şaşmaz’ı başka rollerde de görmek isteriz mesela komedide oynar mı?
Tabi neden olmasın. Eşref Saati’nde Alemdar Ağa karakterini oynamayı istemiştim. Daha sonra İzzet Bey’i düşündük. İlerde komedi de oynamak isterim.
Sette başınıza gelen ilginç bir olay var mı?
Bir gün çekim sırasında bir yerden atlamam gerekti. Atlayacağım yere minder koyuldu. Arkadaşlar minderi kaldırmışlar haberim yoktu. Ayak bileğimi incittim. Bir süre tedavi gördüm.
Necati Şaşmaz şimdiye kadar ne için pişmanlık duydu. Bizimle paylaşabilir mi?
Şimdiye kadar pişmanlık duyduğum tek bir şey oldu. 2 sene önce sigarayı bırakmıştım tekrar başladığım için pişman oldum. Allah’a şükür bunun dışında yaptığım hiç bir şeyden pişman olmadım.
Kurtlar Vadisi Irak sinemada gişe rekorları kırdı. Büyük yankı uyandırdı. Yeni bir sinema filmi düşünüyor musunuz? Forum üyelerimiz Pana Film’den Sözde Ermeni Soykırımı hakkında bir sinema filmi istiyorlar. Böyle bir projede oynar mısınız?
Olabilir. Yazarlarsa oynarız.
Necati Şaşmaz’ın beğendiği oyuncular kimlerdir?
Ayhan Işık ve Sadri Alışık yabancılardan ise Al Pacino ve Robert De Niro.
Diziyi Necati Şaşmaz olarak değil de herhangi biri olarak izlediğinizde etkilendiğiniz bir sahne oldu mu?
Evet oldu. Polat’ın Nazife anneye sarılıp “Açım anne hem de çok açım” dediği sahne beni çok etkilemişti.
Senaryoyu kardeşiniz yazıyor. Hiç müdahale ettiğiniz oluyor mu? Senaryoyu önceden okuyor musunuz?
Hayır, müdahale etmiyorum. Müdahale etmek demek senaryoyu beğenmiyorum anlamına gelir. Ama başımdan geçen şöyle bir olay var. Bir tır sahnesi vardı. Ben ve Memati arabada otururken tır karşıdan gelip devrilecekti. Tır o kadar yakın mesafeden geçti ki nerdeyse bulunduğumuz araca çarpıyordu. O sahnede diyalog olmamasına rağmen Memati ile diyalog eklemiştik. Bu da müdahale değil ekleme, katkıda bulunmaktır. Senaryoyu önceden okumuyorum. Senaryo ekibe ne zaman ulaşıyorsa bana da o zaman ulaşıyor.
Pana Film Forum’u takip ediyor musunuz? Siteye girip göz attığınız oluyor mu?
Fırsat buldukça evet.
Son olarak Pana Film Forum üyelerine söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Hepinizi çok seviyoruz. Allah’a emanet olun.
_________________